İnternete girdiğimizde çoğumuz genellikle ilk iş olarak herhangi bir sosyal medyayı kullanmaya başlarız. Örneğin, Facebook, Twitter, Instragram vb. gibi sosyal medya araçlarını mobil teknolojiler (akıllı telefon, tablet vb.) ve bilgisayar aracılığı ile kullananların sayısına baktığımızda milyonları aştığı dikkatleri çekmektedir. Dünya çağında yaygın olarak kullanılan sosyal medya günden güne popülaritesini ve etki gücünü artırmakta ve markalar tarafından iletişim, reklam ya da ticari açıdan kullanıldığı görülmektedir. Bu yazıyı okurken kendinize “sosyal medya hesabınız var mı ve günde ne kadar süre kullanıyorum?” sorusunu sorabilirsiniz.
Cevap kesinlikle evet olacaktır. Bu durum sosyal medyanın yaşantımızın bir parçası olduğu ve vazgeçilmez bir unsur olma noktasına doğru hızlı adımlarla ilerlediği görülmektedir. Kişisel olarak sosyal medya takibi yaparak eğitimimiz açısından ilerleme kaydedebilir, günlük haberleri takip edebilir, sosyal çevremizi genişletebilir, alış veriş yapabilir, tatil planları yapabilir ve arkadaşlarımızla anlık olarak hızlı bir şekilde haberleşebiliriz.
Bunların yanı sıra sosyal medyayı kurum ve kuruluşlarda yoğun olarak kullanmaktadırlar. Son zamanlarda uluslararası markalar olmak üzere pek çok büyük marka, sosyal medya kanallarından daha çok faydalanmaya ve hedef kitlelerine bu alan üzerinden de ulaşmaya başladılar. Sosyal medya geleneksel medyadan daha farklı olarak yaygın ve etkili bir araç olup özellikle kişiler açısında kişisel durumlarını anlatma aracı olarak da kullanılmaktadır. Fakat sosyal medya, markalar ve kuruluşlar açısından sosyal medya takibi düzenli olarak yapılmaz ise bir tehdit oluşturabilir.
Bu nedenle sosyal medya takibi önemli görülmektedir. Çünkü sosyal medya gücü ve etkisi bakımından kendi kitlesini oluşturmuş ve bir topluluk şuuru kazandırmıştır. Bunun takibini yaparak hedef kitlenin analizi yapılabilir ve markalar için tanınma ve maddi kazanç elde etme açısından bir fırsat doğurabilir. Eğer bir marka ya da kuruluş sosyal medya takibini düzenli yapabilirse itibarını koruyabilir ve önlemleri erkenden alabilir, hedef kitle hakkında çok daha fazla bilgiye sahip olabilir ve müşteri deneyimlerini inceleyerek daha iyi bir hizmet ya da ürün kitlelere sunabilir.
Kısaca sosyal medya takibi bir program aracılığı ile milyonlarca kullanıcısı olan Twitter, Facebook, Instagram vb. sosyal medya sitelerinde hakkında kimlerin neler söylediğinin takip edilmesi olarak tanımlamak mümkündür. Sosyal medya takibi yaparak markanız hakkında nelerin konuşulduğu, nelerin beğenildiği ya da eleştirildiğini inceleme fırsatı bularak detaylı bilgilere ve dönütlere ulaşabilirsiniz.
Sosyal medya takibi yapılmasının başlıca nedenlerinde biri hedef kitleye daha iyi bir hizmet ve ürün sunabilmek adına gerekli bilgileri elde etmektedir. Örneğin, bir mobilya üreticisisiniz. Ürününüz ve hizmetiniz hakkında sosyal medya aracılığı ile yapılan yorumları inceleyebilirsiniz. Bu inceleme sonucunda ürününüz geliştirme adına bir takım adımlar atarak markanızın kalitesini artırabilir ve yaygınlaşmasını sağlayabilirsiniz. Böylece öncelikle müşteri memnuniyetini artırmış olursunuz. Bu amaç doğrultusunda sosyal medya geleneksel medyanın aksine müthiş dönütler verecektir.
Çünkü geleneksel medyada iletişim tek yönlü olduğundan kullanıcıların görüşlerini almanız pek mümkün olmayacaktır. Kısaca sosyal medya takibini, müşterilerinizin ürününüz ya da hizmetiniz hakkında şikâyetlerini ve düşüncelerini dinlediğiniz bir süreç olarak ifade edebiliriz. Markanız hakkında eleştirlere kapalı olduğunuzda kalite ve kazanç açısından olumsuz etkilere maruz kalabilir ve rekabet ortamında uzun süreli varlığınızı sürdüremeyebilirsiniz. Bu durum ise neden sosyal medya takibi yapmanız gerektiği noktasında sizlere önemli ipuçları verecektir.
Sosyal medya takibi yaptığınızda en önemli elde edeceğiniz şey dönüt olacaktır. Dönütler, kullanıcıların şikâyet ve düşüncelerinden oluşacağı için bu sayede ürününüz ya da hizmetinizdeki aksaklıkları ve eksiklikleri belirleyebilir, bunları belirledikten sonra gerekli düzenlemeleri yaparak kaliteyi artırabilir, kaliteyi artırdığınız için markalaşmanız hız kazanır ve böylece rekabet ortamında varlığınızı güçlü bir şekilde devam ettirerek daha fazla maddi kazanç elde edebilirisiniz. Sosyal medya üzerinden takip edilecekler listesi çok uzun olabilir. Çünkü sadece müşterilerin düşüncelerini takip etmek değil aynı zamanda rakiplerin de takibi yapılarak yarışa devam edebilmek çok önemli etkenlerden biridir. Böylece sosyal medya analizi yapılarak kimlerin sizler hakkında ne zaman, nerede, neler konuştuğunu belirleyerek reklam kampanyalarına yön verilebilmektedir.
Bu ise sizin ihtiyaçlara gerekli cevapları vermenizi ve tanınabilirliğiniz artırmaktadır. Ayrıca hangi ürünlerin ne kadar beğenildiğini ölçebilirsiniz ve buna yönelik odak grup çalışması yürüterek hizmet kalitenizi daha artırabilirsiniz. Sosyal medya takibi ile ihtiyaç duyan kullanıcıları tespit edebilir ve doğrudan pazarlama yapabilirsiniz. Örneğin, bir banka sosyal medya analizi yaparak kredi almak isteyen kişileri paylaşımlarından belirleyerek onlarla doğrudan iletişime geçerek kredi verebilir. Bunlara ek olarak, hakkınızdaki konuşmalardan kullanıcıların yaş, cinsiyet ve konum bilgilerini elde edebilir ve demografik yapısını ortaya çıkarabilirsiniz.
Örneğin mobil uygulama geliştirdiniz ve bu uygulama hakkında sosyal medya üzerinde görüş beyan eden kişilerin yaş ortalamaların yüksek olduğunu belirlediniz. Bu durumda şikâyetlerini de analiz ederek yaşlarını da dikkate alarak mobil uygulamadaki yazı boyutlarını birazda daha büyütebilir ve böylece kullanım kolaylığı sağlayabilirsiniz. Ayrıca yapmış olduğunuz reklam kampanyalarının ne derece beğenildiğini tespit edebilirsiniz.
Son olarak ise tehdit analizi yapabilirsiniz. Bu analiz kapsamında rakiplerinizi sosyal medya takibi içerisine dâhil edip gelişmelerden ve onlara yönelik beyan edilen şikâyetlerden faydalanarak gerekli önlemleri alabilirsiniz. Sosyal medya takibi düzenli ve sistematik olarak yapıldığında sosyal medya üzerindeki varlığın sürdürülmesine faydalı olacaktır.
YouTube üç Amerikalı iş arkadaşının (Chad Hurley, Steve Chen ve Jawed Karim) eğlence amaçlı açtıkları daha sonra Google tarafından 1.65 milyar dolara satın alınan, kısaca “Video Paylaşım Sitesi” olarak adlandırabileceğimiz bir web sitesidir. Bu web sitesi içerisinde milyonlarca video bulabilir ve güzel bir zaman geçirebilirsiniz. Youtube’a çektiğiniz bir videoyu yükleyebilir ve kullanıcılarla paylaşabilirsiniz.
Bununla birlikte, istediğiniz videolar için çeşitli yorumlar yapabilir, beğenilerde bulunabilirsiniz. Zengin video içerik yapısı ile kendinize ait bir “Oynatma Listesi” oluşturarak farklı farklı video klipleri bir araya getirip keyifli zaman geçirmeniz mümkündür. Bunlara ek olarak, kendi Youtube kanalınızı oluşturma imkânınız da mevcuttur. Kendi kanalınızda istediğiniz herhangi bir alanda (eğitim, sağlık, spor, eğlence vb.) videolar paylaşabilir, insanları bilgilendirme konusunda adımlar atabilirsiniz. Hatta kanalınıza yüklediğiniz videolar ile gerekli ayarlamaları yaparak para kazanmanız da mümkündür.
İzlenme sayısı, süresi, beğeni sayısı vb. gibi etkenler aracılığı ile kazanacağınız miktar değişmektedir. Sadece eğlence aracı olarak da Youtube’u kullanabilirsiniz. Bunların yanı sıra bazen video yükledikten sonra bir takım sorunlar meydana gelebilmektedir. Bunlardan en önemlisi telif hakkı problemidir. İzinsiz olarak başkalarına ait video klip yüklediğinizde Youtube bunu daha sonra incelediğinde kanalınızdan kaldırmaktadır.
Örneğin, TV dizileri yapımcı firmadan izin alınmadan yüklendiğinde gerekli başvurulardan sonra hemen Youtube yayınından kaldırılabilmektedir. Eğer iyi bir Youtube kullanıcısıysanız günümüzde bu durumun sıklıkla gerçekleştiğini görmüşsünüzdür. Bunun yanı sıra sizlerde kişisel olarak size ait olan ve başkaları tarafından sizden izin alınmadan tekrardan yüklenen içerikleri kaldırma talebinde bulunma imkânınız vardır. Bunun için Youtude ekibi Telif hakkı Eşleştirme Aracı (Copyright Match Tool) geliştirmektedir.
Youtube’a izinsiz olarak size ait olan bir içeriğinizin başkaları tarafından başka kanallara yüklenmesinin ne kadar can sıkıcı olduğu bilinmektedir. Ayrıca izinsiz yüklenen bu içeriğin manuel olarak aranması çok zaman harcamaktadır. Youtube şu anda telif hakkı sahiplerinin çalışmalarını korumalarına yönelik çeşitli yollar sunmaktadır. Ancak, içerik oluşturuculardan bu durum için daha fazla çalışma yapması gerektiğine yönelik beyan söz konusudur ve Youtube bunu kabul ettiğini ve göz ardı etmediğini kabul etmiş durumdadır.
Bugünlerde, diğer kanallarda izinsiz olarak yüklenen içerikleri bulmak için tasarlanan yeni Telif Hakkı Eşleştirme Aracını Youtube duyurmaktadır. Peki, geliştirilen bu araç nasıl çalışır: Bir video yükledikten sonra, YouTube bunlardan herhangi birinin aynı veya çok benzer olup olmadığını görmek için YouTube’a yüklenen diğer videoları tarar. Bir eşleşme olduğunda, araçtaki “Eşleşmeler” sekmesinde görünecek ve bundan sonra ne yapacağınıza karar verebilirsiniz.
Youtube ekibi, bu aracı, tüm youtube topluluğu için güvenli ve etkili kılmak için neredeyse bir yıldır içerik oluşturucularla test etmektedir ve kullanıcılar tarafından gelen geribildirimler sayesinde bu aracın geliştirilmesine devam edilmektedir.
Bu aracı kullanmanız için bilmeniz gerekenler aşağıda maddeler halinde verilmiştir:
Telif Hakkı Eşleştirme Aracı olmadığını varsayalım. Böyle bir durumda manuel olarak yani teker teker video aratıp size ait olan videolara denk gelmeniz durumunda telif hakkı talebinde bulunabilirdiniz.
Böyle bir işlemde size ait olan ve başkaları tarafından yayınlanan içeriklere ulaşamama olasılığı mevcuttur. Bu nedenle geliştirilen bu araç kullanıcılara büyük kolaylık sağlamaktadır. Youtube ekibi bu aracı çok güçlü bir özellik olarak görmekte ve kullanıcıların eşleştirme işlemlerini yakından takip etmeye devam etmektedir.
YouTube Partner programındaki her içerik oluşturucu için kullanılabilir hale getirme hedefiyle önümüzdeki aylarda genişlemeye devam edecektir.
Siber Suçlar modern haberleşme ağı kullanılarak kurbanın zarar görmesine veya incinmesine neden olan bir suçlu tarafından bireylere veya birey gruplarına karşı işlenen suçlar olarak tanımlanmıştır. Sahtecilik ve kimlik hırsızlığı, bilgi savaşı, kimlik avı dolandırıcılığı, spam vb. gibi durumları da kapsar.
Birçok insan “Siber Suçlar dünyadaki her şirket için en büyük tehdittir” diyen, IBM CEO’su Ginni Rometty ile aynı fikirdedir. Gerçek şu ki, Siber Suçların küresel ekonomiye yıllık zararı 4 milyar dolardan fazla. 2017 de Ponemom Enstitüsü LLC’nin yaptığı siber suçlar maliyet araştırması Accenture tarafından geliştirildi. Sadece 7 ülke istatistik verilerini temel alarak Accenture tarafından yayınlanan rapora göre, en pahalıya mal olan saldırı 2.364.806 $ ile liste başında olan kötü amaçlı yazılımdır ve onu web tabanlı saldırılar 2,014,142 $ ile takip ediyor. Listenin devamındakiler, içeriden gelen kötü amaçlı tehdit, kimlik avı dolandırıcılığı ve sosyal mühendislik, kötü amaçlı kodun yanı sıra her biri 1 Milyon $ dolardan fazla zarara mal olmuşlardır.
wired.com adlı sitenin 2017’nin en büyük siber suçları listesine göre;
Bunun yanı sıra yukarıda bahsedilen Ponemom tarafından yapılmış 7 ülkeyi kapsayan araştırmada görüldüğü gibi Siber Güvenlik konusunda çok fazla para harcanmıştır. 11.7 milyon dolarlık toplam tutar, 2017 yılında harcanan güvenlik için ortalama yıllık maliyettir ve maliyetin % 22,7 oranında artması öngörülmektedir. 2017 yılında Global anlamda bilişim güvenliği için harcanan toplam miktar ise 100 milyar dolardır. En güncel verilere göre ise bu maliyetin 2017’den 2021 yılına kadar tahmin edilen maliyet artışı çok yüksektir. 2021 yılı itibariyle Siber Güvenlik maliyetinin 815 Milyar doları aşması ön görülmektedir.
Dijital çağ olarak nitelendirdiğimiz günümüzde en küçüğümüzden en büyüğümüze sosyal medya kullanmasak bile hepimiz bir şekilde bu dijital dünyada mutlaka yer alıyoruz. Artık hastane tetkik sonuçları, sabıka kaydı vb resmi evrakları almak için bile devletin resmi sitelerine giriş yapmamız gerekiyor. Herhangi bir haber sitesinde bir haber okurken bile aniden sayfayı kaplayan bir reklam sayesinde risk altında olabiliyoruz. Dolayısıyla hepimiz siber suçlardan etkilenme ihtimaline karşı bazı önlemler almak zorundayız.
Hepimizin bilmesi gereken ve kolaylıkla alınabilecek önlemlerden bazılarını aşağıda maddeler halinde paylaştık. Dileriz kimsenin başına böyle bir olay gelmez.
Profilleri diğer herhangi bir üye profili gibi fakat sizi kandırmak ve şantaj yaparak paranızı almak için özenle oluşturulmuşlar.
Şu an itibarıyla, insanlar genellikle şüpheli bir bağlantı gönderilmesi, resim veya bilgi içermeyen bir profille iletişim kurulmaması gibi konularda açık bildirileri içeren Tinder gibi buluşma sitelerinden gelen dolandırıcılıkların farkındalar.
Kullanıcıların çoğu bu apaçık göze çarpan dolandırıcılık girişimlerini görmezden gelirler ancak bazı profilleri kolay çözmek mümkün değildir.
Bunun sebebi sizinle mesajlaşanların otomatik botların olmamasıdır. Sizinle mesajlaşanlar, Tinderdaki sahte profillerini oluşturmak için ciddi gayret harcamış, herhangi bir potansiyel flörtten farksız görünen gerçek kişilerdir.
Video veya Fotoğraf istismar mağdurlarına yardımcı olan bir online içerik kaldırma uzmanı olan Serkan Abay, www.ekoruma.com.tr ‘e bu profillerin kurbanlarını hedeflemek için dikkatli bir şekilde oluşturulduğunu söyledi ve devam etti;
“Bu insanlar ev ödevlerini yapıyorlar, hangi yaş gruplarının Tinder gibi uygulamaları kullandığını görmek için demografiye bakıyorlar, dolayısıyla doğru insanları hedef alabiliyorlar.” dedi.
Biriyle eşleşiyorlar ve biraz sohbet ettikten sonraki aşamada birbirlerine telefon numaralarını veriyorlar, mesajlaşıyorlar ya da birbirlerine müstehcen fotoğraflar ve videolar atıyorlar.
Bu belki 1 veya iki gün sürüyor ve sonra aniden ; “Bana 2000 $ gönder yoksa bunu internette yayınlarım” Eğer soy isminize kadar biliyorsa ; “ Bunu sosyal mecralardan tüm akrabalarına yollarım” gibi tehditlerde bulunuyorlar.
Bu belki sizin daha önce de duyduğunuz ders niteliğinde bir hikâye, fakat gerçek şu ki insanların hayatları her gün bu tip bir dolandırıcılıkla alt üst oluyor.
Avusturalya’da yapılan araştırmalara göre her 5 kişiden 1’i daha önce video veya fotoğraf suistimali yaşamıştır, RMIT Üniversitesi araştırmalarına göre kadınların ve erkeklerin eşit olasılıkla kurban olduklarını raporluyorlar. Yani kadın veya erkek olmanız fark etmiyor şantajcılar için.
Ne yazık ki, böyle bir şantaj dolandırıcılığının içine bir kez girdiniz mi kolay kolay kurtulamıyorsunuz ve parayı ödemek sadece durumu daha da içinden çıkılmaz bir hale getiriyor.
Yüzlerce hatta binlerce insan bu parayı ödemeye devam ediyorlar ve hala şantaja maruz kalmaya devam ediyorlar.
“Eğer bir kişi size görüntülerini yayınlamamanız için para gönderseydi ne yapardınız? Daha fazla para istemeye devam ederdiniz” diye devam etti.
Serkan Abay, bu tip dolandırıcılıklara maruz kalan kurbanlara yardım eden bir İnternetten İçerik Kaldırma şirketinde çalışıyor ve bu durumlarda kendilerini bulan insanlara hemen kolluk kuvvetlerine ya da bu konuda uzman kişilere başvurmaları için tavsiyede bulunur.
“Yaptığımız şey içeriğin yayılmasını önlemek için Google ve sosyal medyayı anahtar kelime aramalarıyla izlemek. Tespit ettiğimiz takdirde hemen ilgili siteyle iletişime geçiyoruz ve yayından kaldırtıyoruz.
Tinder kullanıcılar için geçerli uyarılara sahiptir, insanlardan para almak için kullanılan sahte profillere karşı dikkatli olmalarını söyler.
Web sitelerinin tavsiyeleri ; “Özellikle yurtdışı veya banka havalesi yoluyla para göndermenizi talep edenlere asla cevap vermeyin ve acilen durumu bize rapor edin. “
Bunun başınıza gelmemesinden emin olmanın en iyi yolu, müstehcen sayılabilecek fotoğrafınızı veya videonuzu karşı tarafa göndermemektir fakat sanal flörtün modern dünyasında, bunu insanlardan gerçekten bekleyemezsin, bu sebepten alabileceğiniz başka önlemler de vardır.
Göndermekte ısrarcıysanız da yüzünüzü fotoğrafa dahil etmeyin. Eğer yüzünüz fotoğrafta gözükmezse şantajcıların elinde bunun siz olduğunuza dair bir dayanakları olmaz ve fotoğraftakinin siz olduğunu da kanıtlayamazlar.”
İlk bakışta bu profiller herhangi biri gibi görünebilir, sahte olup olmadıklarını gerçekten kontrol etmek için yapabileceğiniz birkaç şey var;
Eğer bu dolandırıcılardan biri olabileceğini düşündüğünüz biriyle konuşuyorsanız o zaman öğrenmek için sorabileceğiniz birkaç soru var. Konuştuğunuz kişinin gerçek hesap olup olmadığını anlamak için yapabileceğiniz birkaç şey var.
Serkan Abay “Konuştuğu kişinin gerçek profil olduğundan emin olmayan bir kadınla anlaşmıştım ve ona orada havanın nasıl olduğunu sormasını söylemiştim” dedi
“Bu insanlar genellikle bulunduğunuz bölgedeymiş gibi bir davranıyorlar ve eğer hava gerçekten bulutlu yağmurlu ise onlara : “ Hava ne kadar da güneşli ve güzel değil mi?” dersiniz ve size katılırlarsa o zaman yalan söylediklerini anlarsınız. “
Ayrıca eğer onlar gerçekten kim olduklarını söyledikleri kişiler ise onlara bölgenizde ki farklı kafeler ve restoranlar hakkında soru sormakta anlamanın başka bir yoludur, ya da onlara skype sorun konuşurken birbirinizi görebilirsiniz.
Serkan Abay, bütün bunlardan önce daima içgüdünüzle hareket edin ve eğer kendinizi bu dolandırıcılardan birine yakalanmış bulursanız paniklemeyin çünkü yardım edebilen insanlar var” tavsiyesinde bulundu.
Ve son olarak da “İnsanların bize söylediği ortak şey, bunun dünyanın sonu olmadığını ve yapılabilecek şeylerin olduğu güvenini verebilen biriyle konuşmak güzeldi” oldu dedi.
İletişim araçlarının artması ve internet kullanımının yaygınlaşması, bunun sonucu olarak da insanların daha ulaşılabilir olmasıyla birlikte internet üzerinden gerçekleşen tehdit ve şantaj vakalarında artış yaşandığını görüyoruz. İnternetteki sosyal mecralar (Facebook, Instagram, Twitter, Skype, Gtalk, sohbet programları vs gibi) aracılığıyla, webcam yoluyla kaydedilmiş fotoğrafların, videoların, özel yazışmaların ifşası tehdidiyle şantaja uğrayan çok sayıda mağdur var.
Bilişim teknolojisinin gelişmesiyle birlikte, en sık karşılaştığımız suçlardan birisi de, videolu şantaj dediğimiz şekilde karşımıza çıkıyor. Sosyal mecralardaki sohbet (chat) programlarında, kişilerin çıplak veya uygunsuz fotoğrafları, videoları webcam ile kaydediliyor, sonrasında ise bu görüntülerin ifşa edileceği tehdidiyle para talep edilerek veya başka uygunsuz taleplerde bulunularak internet üzerinden şantaj yapılıyor.
İnternetten videolu şantaj suçunun işlenmesinde en sık kullanılan programlar Whatsapp, Skype ve Facebook Messenger programlarıdır. Bilindiği üzere bu programlarda, hem görüntülü hem de sesli konuşma ile iletişim sağlanmaktadır. Bu iki uygulama da neredeyse tüm dünyada aktif olarak kullanılıyor. Bu programlar üzerinden arkadaşlık kurma ile başlayan süreç, mağdurun güveninin kazanılmasıyla devam ediyor.
Genellikle kötü niyetli kişiler mağdurun güvenini kazanmak için kendisine aitmiş gibi daha önce başka bir mecradan kaydettikleri çıplak veya uygunsuz fotoğraf ve videolarını mağdurla paylaşarak mağdurun rahatlamasını, şüphe duymamasını ve onun da kendi görüntülerini paylaşmasını sağlıyor. Paylaşılan bu görüntüleri kaydeden kötü niyetli kişiler, Facebook, Youtube gibi sitelerde bu görüntüleri yayınlamak ve hatta ailesine, iş arkadaşlarına vs göndermekle tehdit ediyorlar.
Önleyici yöntem olarak, öncelikle ifşa edilmesini istemeyeceğiniz görüntülerinizin telefonda veya internet ortamında saklanmamasını veya en azından bunların şifrelenerek saklanmasını tavsiye ediyoruz. Bu görüntüleri kesinlikle tanımadığınız ve güvenmediğiniz kişilerle paylaşmayın. Tabi ki bu yöntemler her zaman önleyici olmuyor. Bir zamanlar güvendiğiniz sevgiliniz ayrıldıktan sonra intikam amacıyla bu görüntüleri kullanabildiği gibi, haberiniz olmadan çekilmiş görüntüleriniz de şantaj aracı olarak kullanılabiliyor.
Hangi mecrada ne şekilde ve kim tarafından olursa olsun internet üzerinden şantaja uğramanız halinde gecikmeksizin profesyonel kişilerden destek alınması gerekiyor. Birçok kişi, videolu şantaj, internet şantaj videosu veya başka şekilde şantaja uğramasına rağmen, utandığı için veya şantaja karşı yapılabilecek bir şey olmadığını düşünerek şantaja boyun eğiyor ve şantajcının isteklerine yerine getiriyor. İşte en büyük hata da burada karşımıza çıkıyor.
Şantaja karşı teknik olarak birçok çözüm yolu bulunuyor. Bunun yanında, şantaja boyun eğmek de bu görüntülerin yayınlanmasına engel olmuyor. Bir süre istediği yerine getirilen şantajcı sessizliğe çekiliyor ancak daha sonra yine bu görüntüleri kullanarak şantaj yapmaya devam ediyor. Yani, taviz tavizi doğuruyor ve şantajcı her geçen gün isteklerini artırıyor.
İnternet ortamında yayınlanan fotoğraf veya video gibi herhangi bir içeriğin bir anda yüzlerce sitede yayınlanması mümkün. Dolayısıyla internet üzerinden herhangi bir şekilde şantaja maruz kalmanız halinde, bu içerik yayınlanmadan veya yayınlandıktan sonra, ekoruma olarak, bilişim ekibimizle birlikte, tehdit ve şantaj suçuna maruz kalan kişilerin görüntülerinin, şantaj videolarının internet mecralarından kaldırılmasını için çalışmalar yürütüyoruz. Bu konuda yasal yollara başvurmak isterseniz mutlaka bir avukata danışmanızı öneriyoruz.
18 yaşındaki çocuklarla ilgili olarak, sosyal sorumluluk projesi kapsamında içeriklerin kaldırılması noktasında ücretsiz olarak hizmet vermeye devam ediyoruz. ekoruma Aile, Öğretmen ve Çocuk Danışma Hattı ise, aileleri, çocuklarını nasıl koruyabilir, nasıl gözlem yapmalılar, nelere dikkat etmeleri gerekir, bir mağduriyet halinde nasıl hareket etmeleri gerekir gibi konularda bilgilendirmeye devam ediyor.
Dünyanın en fazla video yüklenen ve takip edilen video içerik sitesi Youtube’dur. Her gün binlerce videonun yüklendiği site, milyonlarca kişi tarafından izleniyor. İnternetin en önemli reklam ve tanıtım kanallarından birisi haline dönüşen Youtube, aynı zamanda da, şikayetlerin, yalan videoların da yer alamaya başladığı bir mecra haline geldi. Bu nedenle, Youtube yönetimi tarafından, şiddet, müstehcenlik ve hak ihlallerine konu olan videolara şikayet yolu açıldı.
Youtube’da yayınlanan bir videonun yayın politikalarını ihlal etmesi durumunda Youtube tarafından kaldırılması mümkündür. Ancak her ne kadar böyle bir mekanizma söz konusu olsa da, bu mekanizmanın işleyişi oldukça zordur. Milyonlarca video yayınına sahip Youtube, binlerce şikayet arz ediliyor ve bu şikayetlerin incelenip, karar bağlanması zaman alıyor. Dolayısıyla, herhangi bir ihlalin yaşandığı video, milyonlarca kişiye ulaştıktan sonra ancak kaldırılabiliyor. Ayrıca, yayında kalan videonun başka kanallarda yayınlanması ihtimali de söz konusu olabiliyor.
Youtube, Google firmasına ait bir kurumdur. Daha doğrusu, 2004’de Google tarafından satın alınan ve satın alındıktan sonra hızla gelişen ve değişen bir platform haline gelmiştir. Verilere göre, bir dakika içerisinde siteye yüklenen video sayısı 3 binden fazladır. Bir başka deyişle de, bir dakika içerisinde eklenen videoların toplam uzunlukları 300 dakikadır. Bu rakamlara şaşırmamak gerekiyor. Çünkü dünyanın her yerinden her an siteye video yükleniyor. Bu da, rakamların aslında fazla değil, aksine düşük olduğunu bize gösteriyor.
İhtiyaç duyulan şey, hak ihlallerinin gerçekleştiği videoların hızlı bir şekilde yayından alınmasıdır. Bunun için ise, mevcut video şikayet ve kaldırma mekanizmasından daha farklı yolların takip edilmesi şarttır. Özellikle, kişilik haklarını ve markanın imajını zedeleyici videoların erken bir zaman dilimi içerisinde kaldırılması lazımdır. Bu da, gerekli sürecin başlatılmasıyla mümkün olabilir.
Telif haklı ihlali yapan videoların kaldırılması oldukça kolaydır. Çünkü bu tip videoların robotlar tarafından taranıyor ve bir telif ihlalinin olduğu anlaşılabiliyor. Ancak bu sürecin işleyebilmesi için telif şikayeti için başvurulan videonun orijinalinin önceden Youtube’da yayında olması icap ediyor. telif hakkını ihlal edici videonun aslının Youtube’de yer almaması, şikayetlerin değerlendirme sürecini olumsuz etkileyecektir. Bu tip durumlarda kısa ve etkili yol izlenerek hak ihlallerinin tespit edildiği videolara erişim engellenebilir.
Öncelikle ilgili videoyu yayınlayan kişi veya kişilerle iletişim kurularak videonun silinmesi talep edilebilir. Ancak böyle bir sürecin başlatılması, videonun yayılma ve izlenme sayısını artırabilir. Bu nedenle, hiçbir şekilde iletişim sağlamadan etkili sürecin başlatılması sağlanabilir. Etkili sürecin başlatılmasından sonra ise, 3-4 gün içerisinde netice almak mümkündür. Videonun erişime engellenmesi ve akabinde de veri tabanından silinmesi söz konusu olabilir.
En fazla yaşanan ve tekrarlanan ihlaller, telif hakkıdır. Herhangi bir film veya çekilen videonun kısa sürede farklı kişiler tarafından farklı kanallara yüklenmesi söz konusu olabiliyor. Video üzerinden birtakım değişikliklere de gidilerek, telif hakkı ihlali aşılmaya çalışılıyor. Bununla beraber; herhangi birine yapılan şiddetin görüntüleri, hakaretler, kişilik haklarına saldırı, gizli çekimler, müstehcen videolar ve daha farklı şekilde tezahür eden ihlaller gerçekleşiyor.
Marka ve kurumlara dair saldırı, hakaret ve kötüleme mahiyetinde kurgulanan videolar da söz konusu olabiliyor. dolayısıyla, kurumunuz ya da kişiliğinizle ilgili yayınlanan videoların kaldırılması mümkündür.
Tüm bu açıklamaların yanında ; Youtube Başkasının Yüklediği Videoyu Silme, Hızlı Bir Şekilde Video Kaldırma, Youtube Video Kaldırma gibi konularda EKoruma’dan destek alabilirsiniz.
Markalaşmanın giderek önem kazandığı bir dönem içerisindeyiz. Dolayısıyla, kurumsal hareket edemeyen ve markalaşma yolundaki adımları yerine getirmeyen işletmeler sürdürebilirlik risk alıyorlar. Ancak şunun da bilinmesi lazımdır: Bazen göz önünde olmak, daha tehlikeli ve riskli bir durum yaratabiliyor. Çünkü en ufak hata ve zelzelede kalınması halinde markanın oluşturduğu imajın ve prestijin erimesi mümkündür.
Özellikle internet gibi bir mecranın ortaya çıkışından sonra, markaların uzun seneler çalışarak yarattıkları değerlerin bir yorumla heba olması söz konusu olabiliyor. Bu nedenle, itibar yönetimi çok önemli bir çalışma modeli haline geldi. Kurumlar, gerek kendi içlerinde gerekse de, dışarıdan aldıkları hizmetlerle itibar yönetimi için hassas şekilde çalışıyor.
İtibar yönetimi sürecinin büyük bölümünün internet üzerinden yürütüldüğünü ifade edebiliriz. Artık insanların haber aldıkları, herhangi bir ürün hakkındaki yorumlara forumlar aracılığıyla ulaştıkları, şikayetleri anbean şikayet siteleri üzerinden takip edebildikleri ve sosyal medya üzerinden fikirlerini paylaştıkları bir dünya söz konusudur. Bu dünyayı yönetenler ise, tüketicilerdir. Geleneksel reklam modelinde ise, üreticilerin hakim oldukları bir yapı söz konusudur. Bu nedenle, firma ve kurumlar avantajlı yanlarını öne çıkaran reklamlarla tüketici nezdinde artı puan alabiliyor. Online arenada ise, böyle bir durum yoktur.
Online dünyada, offline olan kurumların marka imajlarına yönelik suikastları önleyebilme ihtimalleri söz konusu değildir. Online dünyadaki her haberin gerçekliğe sahip olduğunu düşünmek doğru değildir. Birçok haber, abartılı ve yanlıştır. Bu nedenle, yönlendirme ve yarattığı algı da sakattır. Ancak tüketicinin bunu sorgulama ve düşünme zamanı yoktur. İyi yorumları olan, hakkında güzel fikirlere rastlanılan markanın ürünlerini alma konusunda bir eğişlim içerisine kolay şekilde girebilir. Firmaların online itibar yönetimine önem vermeleri, kendi haklarındaki yorumları takip etmek, cevaplamak, çözmek ve gereğini yapmak gibi faaliyetler içerisinde girmesini sağlayabilir. Böylece, olumsuz algıların olumluya dönüşebilmesini sağlayabilir.
İtibar yönetimin en önemli kaynağı, verilerin toplanması ve analiz edilmesidir. Veri yoksa, online itibarla ilgili bir proje ortaya koymak da mümkün değildir. Bunun için tüm internet mecrasının taranması ve marka hakkındaki tüm olumlu/olumsuz verilerin toplanması icap ediyor. Bu süreç, en önemli süreçtir ve başarılı bir şekilde yerine getirilmesi halinde, oluşturulacak stratejinin meyvesini vermesi mümkün olabilir. Ancak yeterli veri toplanamaması, yorum ve analiz yollarını da tıkayabilir. Bu da, online itibar yönetimini sekteye uğratabilir.
Verilerin toplanmasından sonra analiz edilmesi lazımdır. Kim, neden marka hakkında olumsuz açıklamalarda bulundu? Kim neden markaya övgü yağdırdı? Kim, neden ürünün fonksiyonunu icra edemediğini söyledi? Kim, neden ürünün fiyat performans açısından mükemmel olduğunu açıkladı? Kabilinden sorularla, toplanan verilerin okunması ve stratejinin belirlenmesi lazımdır. Elde edilen veriler içerisinde haksız, kurumla ilgili hakları zedeleyici, yalan ve iftira mahiyetinde bilgiler ve haberler de yer alabilir. Bunların tespit edilmesinin ardından hemen haber kaldırma işlemlerinin yerine getirilmesi lazımdır.
Haber kaldırma işlemleri yeterli değildir. Marka imajı ve prestiji hakkında internette dolaşan algıyı kırmak için içerik pazarlama çalışması yapılması icap ediyor. Bunun için blog yazıları, bültenler, postlar ve video çekimleri gibi eğlenceli ve dikkat çekici çalışmaların planlanması lazımdır. Bir takvime bağlanarak, içerik çalışmalarının etkin ve verimli olması sağlanılabilir.
Online itibar yönetimi, sürekli aktif olmalıdır. İnternet, marka hakkında yayınlanan en ufak haberin hemen tespit edilmesi ve incelenmesi gerekiyor. Şunun bilinmesi gerekiyor: Erken teşhis, hayat kurtarabilir. Erken yayınlanan haberin tespiti de, marka imajını kurtarabilir. Bunun için yazılım programlarından faydalanmak lazımdır. Uzman kurumlar tarafından icra edilen online itibar yönetimi sayesinde, her an marka hakkında yapılan haber ve içerik paylaşımları tespit edilebilir. Böylece, içeriğin kötü veya iyi olması haline göre karşı harekete geçilebilir.
İtibar yönetimi çok yönlüdür. SEO, SEM ve sosyal medya pazarlama süreçlerinin hepsini içerisine almalıdır. Böylece, çok yönlü bir çalışma modeliyle markanın imajını korunabilir. Gerektiğinde, yasal süreç ve kanuni işlemleri de içerisine dahil edebilir. Özellikle, yalan ve iftira sadedindeki haberlerin kaldırılması için hukuki süreç kaçınılmaz olabilir.
Tüm bu açıklamaların yanında ; Online İtibar Yönetimi konusunda EKoruma’dan destek alabilirsiniz.
Günümüzde internet teknolojilerinin gelişmesi ve her alanda yaygın bir şekilde kullanılması, hem avantajları hem de bir takım dezavantajları beraberinde getirmiştir. Bilgi ve çeşitli içeriklere hızlı erişim, hızlı iletişim gibi olumlu yönlerinin yanı sıra bilgilerin gizliliği ve istenmeyen içeriklerle karşılaşma gibi olumsuz yönleri de karşımıza çıkmaktadır. İnternet ortamında %63,2 oranında gizliliğin ihlali gerçekleşmektedir. En çok ihlal edilen bilgi ise %42 oranında kişisel adres bilgileri olarak karşımıza çıkmaktadır. “Size ait olan, sizin izniniz olmadan paylaşılan ya da rahatsız edici bir içeriği internetten kaldırmak mümkün mü?” sorusu belki de çoğumuzun aklına gelmiştir.
Peki, nasıl internetten içerik kaldırma işlemi yapacağız? Hangi yolları izleyeceğiz? Bu sorunlar, gelişen internet teknolojileri ile birlikte bilişim hukuku kavramını ortaya çıkarmış, internetten içerik kaldırma imkânı vermiş ve insanların internet ortamında karşılaştıkları olumsuzluklar karşısında nasıl hareket etmeleri gerektiğinin yolunu açmıştır.
İnternetten içerik kaldırma aslında online itibarı koruma adına yapılmaktadır. Çeşitli firmalar, ünlü kişiler itibarlarını devam ettirmek amacıyla haklarında yayınlanan içerikleri kaldırabilirler. Bunun yanı sıra internet ortamından kişisel bilgileri de silebilirler.
Çoğumuz Facebook, Twitter, Instragram vb. gibi sosyal medyaları kullanıyoruz. Hepimizin sıklıkla kullandığı bir e-posta adresimiz var. Hatta arama motoruna adımızı yazdığımızda bile belki de çalıştığımız kurumun internet sayfasında yer alan bilgilerimizden dolayı karşımıza kişisel bilgilerimiz çıkabilmektedir.
Fakat internetten tamamen silinmek istediğimizde bunun bir yolu elbette var. Bu noktada yapılması gereken bir takım adımlar mevcuttur. Tüm alışveriş sitelerindeki hesaplarınızı, sosyal medya hesaplarınızı ve web sitenizi kapatmakla ilk adımı atabilirsiniz. Eğer herhangi bir web sitesinde bilgileriniz yayınlanıyorsa sitelerde bulunan “Bize Ulaşın” bölümünden silinmesini talep edebilirsiniz. Bu bölüme ulaşamazsanız whois.com adresinden istediğiniz web sayfasının iletişim bilgilerine ulaşabilirsiniz.
Ayrıca kendinize ait bir web siteniz varsa yayından kaldırarak kişisel bilgilerinizi internetten silmeye yardımı olabilirsiniz. Bunlara ek olarak, Google aramalarında çıkan bir sayfasınız varsa Google URL Kaldırma Aracı’nı kullanarak sayfanızı arama motorundan kaldırmanız mümkündür. Son olarak internetten kişisel bilgilerinizi silme adına yapmanız gereken bir diğer işlem ise e-posta hesaplarınızı kapatmaktır.
Kişisel bilgilerimizin yanında internetten olumsuz içerikleri kaldırmak da mümkündür. Bunun için ilk olarak yapılması gereken olumsuz içeriği yayınlayan site yöneticilerine ulaşmak olacaktır. Bunun için sitelerde yer alan “İletişim” menüsünü kullanabilirsiniz. İçerik ya da yer sağlayıcısı sizlere 24 saat içerisinde dönüş yapmak zorundadır aksi halde herhangi bir sorumluluktan kaçması söz konusu değildir. Bu yolu izlediğinizde herhangi bir sonuç alamaz iseniz gerekli etkili yolu izlemeniz halinde bu durumu Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK)’na bildirmeniz gerekmektedir.
BTK gerekli işlemleri yaparak içeriği internet ortamından tamamen kaldıracaktır. Kişisel olarak sık karşılan bir durum olmasa da firma ya da ünlüler özellikle bu durumlarla internet ortamında karşılaşabilmektedirler. Bunun yanı sıra eğer sosyal medyada olumsuz bir içerik paylaşıldığında sosyal medya yöneticilerine bu durumu şikâyet edip kaldırmak da mümkündür. Bunun için sadece ilgili sosyal medyanın içeriği ya da görseli şikâyet et bölümünden faydalanmak yeterli olacaktır.
İnternet ortamında karşımıza çıkan bir diğer sorun ise haber sitelerinde insanların itibarlarını sarsacak, aslı olmayan ve yanlış yönlendirme kastı olan haberlerin insanlara sunulmasıdır. İnternet ortamında güvenilir haber sitelerinin yanında güvenilirliği düşük olan bir takım haber siteleri de yaygın olarak karşımıza çıkmaktadır. Kaynağı belli olmayan asılsız haberler bu tür siteler aracılığı ile insanlara sunulabilmekte ve insanların ya da kurumların itibarları sarsılabilmektedir. Ayrıca benzeri haberler sosyal medya araçları ile kısa sürede çok fazla insana ulaşabilmekte ve bu durum hakkında haber yapılan kişi ve kurumları maddi ve manevi zarara sokabilmektedir.
Böyle bir durumda yapılması gereken ilk iş hukuki süreci başlatmaktır. Gerekli ve etkili süreci başlatarak haberi yapanların cezalandırılması ve uğranılan zararların talep edilmesi mümkündür.
Tüm bu açıklamaların yanında ; İnternetten Kişisel Bilgileri Silme, İnternetten Olumsuz İçerik Kaldırma, İnternetten İçerik Kaldırma, İnternet Sitesinden Haber Kaldırma, İnternetten Haber Silme gibi konularda EKoruma’dan destek alabilirsiniz
İnternet, hayatın merkezine yerleşti ve neredeyse tek bilgi kaynağı olma yoluna gidiyor. İnternette çıkan haberlerin doğruluk ve yanlışlığına itibar edilmeden kabul edilmesi günümüzün problemlerinden birisidir. Yayına sürülen haberin çok kısa sürede binlerce kişiye erişmesi ise, habere muhatap kişilerin veya kurumların özlük haklarının ihlaline sebep oluyor. Bu aşamada, işin içerisinde haber kaldırma çalışmaları giriyor.
Google, dünyanın en fazla kullanılan ve tercih edilen arama motorlarından birisidir. Herhangi bir kurum, kişi veya hizmetle ilgili aramalar Google üzerinden yapılıyor. Veritabanında milyonlarca site ve bilginin yer edindiği dev bellek içerisinde yalan, iftira veya çarpıtılmış birçok bilgi de yer alıyor. Bu bilgilerin erişime engellenmesi veya silinmesi için yasal sürecin başlatılması icap ediyor. Öncelikle şunun bilinmesi lazımdır.
Google’dan kaldırılan haberin ana sitesinden de kaldırılması lazımdır. Google, arama sonuçlarından ve önbelleğinden silinen habere erişim yayınlandığı site üzerinden gerçekleşmeye devam edilebilir. Dolayısıyla, Google arama sonuçlarından kişi, kurum veya herhangi bir hizmetle ilgili çıkan haberlerin sıralama sonuçlarından kaldırılmasını talep etmek, kısmi bir haber kaldırma çözümüdür.
Kişiler veya kurumlar hakkında yapılan haberlerin ana yayıncısı, haber siteleridir. İnternet dolaşımına ve erişimine, internet siteleriyle çıkabilir. Arama motorları ise, bu sitelere ve dolayısıyla yayınlanan haberlere aracılık ederler. Sitelerden silinen haberler, arama motorlarından da zamanla silinir ve zamanla unutulmaya yüz tutabilir.
Sonuç olarak, kişilik haklarınızı ihlal edici, kurumunuzu lekeleyici haberlerin yayınlandığı sitelerin tespit edilerek, haber kaldırma işlemine start verilmesi icap ediyor. Sitelerden haber kaldırılmadan arama motorlarından kaldırılmasının bir manası olmaz. Zamanla haberin yeniden arama motorları tarafından arama dizinine indekslenmesi mümkündür. Bu riski, ortadan kaldırmak için gerekli süreci başlatarak, ana yayıncıya erişimi kapatmak veya ilgili haberin yayından silinmesi için bildirimde bulunmak gerekir.
İnternet haber kaldırma sürecinin ana basamağı vardır. Öncelikle, kişisel haklarınızı ve kurumunuzla ilgili iftira sadedindeki haberlerin yayınlandıkları sitelerin tespit edilmesi lazımdır. Bunlar tespit edildikten sonra iletişim kurulabilir. İlgili haberlerin silinmesi için site mercilerine yazılı ihtar gönderilebilir. Kişilik hakları veya kurumun imajını zedeleyici yayının açıkça yapıldığı haber hakkında, hukuki sürecin başlatılabilir.
Gerekli sürecin başlatılmasından sonra, ilgili sitelerin tamamen veya sadece ilgili sayfa linkinin erişime kapatılması mümkündür. Ancak bu haber yayınına hiçbir şekilde erişilmeyeceği anlamına gelmez. Haber, google arama sonuçlarında yer almaya devam edebilir. Her ne kadar haberin tamamına erişebilmek mümkün olmasa bile, google sonuçlarındaki başlık ve açıklama yazıları, kişisel hak ihlali demektir. Google sonuçlarındaki haberin zamanla silinebilir.Böylece, arama dizinleri içerisinden ilgili haberin silinebilir.
Olumsuz haber kaldırma sürecinin çok kısa zaman içerisinde sonuçlanması mümkün değildir. Şunun da bilinmesi lazımdır: Sizinle veya kurumunuzla ilgili haberin birçok sitede yayınlanmış olması muhtemeldir. Forumlar, bloglar, sosyal medya siteleri, haber ve değişik içerik sitelerinde de haberlerin paylaşılma ihtimali vardır.
Haber kaldırma işleminde yapılan ise, Google aramalarında en süt sayfalarda çıkan sitelerle ilgilidir. Ancak, bu sitelere erişim engelinden sonra, başka sitelerde yayınlanan aynı haberlerin ön plana çıkması muhtemeldir. Böyle bir durumla da muhatap kalmamak adına haberin yayınlandığı siteleri tamamen tespit yoluna gidilebilir. Tespit edilen sitelerin hepsinin erişime kapatılması sağlanılabilir.
Haber kaldırma işlemlerinden sonra online itibar için bir çalışma yapılabilir. Bu çalışmanın yapılması, olumsuz algının yerini pozitif bir algının yerleşebilmesi içindir. Oldukça kapsamlı bir çalışma modeli söz konusudur. Çıkan haberlerin kaldırılması kadar, yapılan yorumlar, sosyal medyaya paylaşılan postları da içine dahil eden kapsamlı bir analizdir. Bu analiz sonucunda tüm internet mecralarında, kurumla ilgili haberlerin toplanması mümkün olabilir.
Olumsuz haber kaldırma işlemi de, tespitten sonra başlayabilir. Ardından ise, olumlu haberlerin dolaşıma sokulması sağlanabilir. Böylece, kurum veya şahsınız hakkındaki zedeleyici algıların yerini olumlu ve pozitif algılar kaplar. Uzman bir ajans tarafından online itibar çalışması planlanabilir. Bu çalışma, hukuki bir süreç değildir. Pazarlama modelidir.
Tüm bu açıklamaların yanında ; Google’de Haber Kaldırma, İnternet Sitesinden Haber Kaldırma, Google Aramada Çıkan Haberi Kaldırma, İnternetten Haber Kaldırma, Olumsuz Haber Kaldırma, İnternetten Haber Sildirme gibi konularda EKoruma’dan destek alabilirsiniz
“Google’dan içerik kaldırma işlemeni nasıl yaparım?” sorusu çoğumuzun aklına takılmıştır. Bilindiği üzere Google dünya çağında yaygın kullanıma sahip, internet üzerinden bilgilere kolay erişmemizi sağlayan arama motorudur.
Fakat her zaman istediğimiz sonuçlarla değil rahatsız olabileceğimiz, itibarımızı olumsuz etkileyebilecek ve kişisel mahremiyeti olumsuz yönde etkileyen içeriklerle karşılaşabilmek mümkündür.
Bu durumda, Google içerik kaldırma işlemi ile bu sorunu ortadan rahatlıkla kaldırılabilmektedir. İnternette dolaşırken karşılaştığınız bir içeriği silme, bilgiyi kaldırma ya da Google arama sonucu kaldırma işlemlerini gerçekleştirmek için bir takım yollar mevcuttur. Google içerik kaldırma işlemi için öncelikle gerçekten haklı bir takım sebepleriniz olması gerekmektedir.
Yukarıda sıralan bilgileri Google üzerinden Google’dan bilgi kaldırma sayfasını kullanarak kaldırabilirsiniz. Bunların yanı sıra yasal nedenlerle kaldırmak istediğiniz içerik ve bilgi varsa Google’ın yasal kaldırma işlemleri sayfasını kullanmanız gerekmektedir. Google bilgi ve içerik kaldırma işlemi sırasında Google sayfasında gerekli alanları doğru ve eksiksiz olarak doldurmanız gerekmektedir. Google, bu sayfa üzerinden size sorular yöneltir. Siz bu sorulara cevap verdikçe yeni sorular sorarak sizlere doğru yönlendirmeyi yapar. Bu yolu izleyerek bilgileri sildirmiş olursunuz.
Tüm bu işlemler doğru olarak yapıldığında internet ortamından o bilgilerin ve içeriklerin tamamen sildiği anlamı maalesef taşımamaktadır. Sadece Google arama sonuçları üzerinden bilgi ve içeriklerin kaldırılmış olmaktadır. Fakat rahatsızlık veren içerik ve bilgi hangi web sayfasından yayınlanmış ise asıl olarak o web sayfasından kaldırmanız gerekmektedir. Bunun için ise ilk adım olarak o sitenin web yöneticilerine ulaşmanız gerekmektedir. Bunun için sitelerin iletişim menüsünü kullanabilir ve bu bölümden mesaj göndererek içerik veya bilgileri kaldırmalarını talep edebilirsiniz.
Google, siteyi veya görseli arama sonuçlarından silse bile web sayfasında görülmeye devam eder ve sitenin URL’si, sosyal medya paylaşımları veya diğer arama motorları aracılığıyla bulunabilmeye devam eder. Bu nedenle, en iyi adım, sayfayı tamamen kaldırabilme olanağına sahip olan web yöneticisiyle bağlantı kurmaktır. Bu şekilde mahremiyeti zedeleyen bilgi ve içeriklerin tamamen internet ortamından kaldırmış olursunuz. Tüm bunların yanı sıra Google’ın kaldıramadığı bilgiler de mevcuttur. Google resmi sayfasında genellikle kaldırmadığımız bilgiler başlığı altında doğum tarihleri, adresler ve telefon numaraları gibi bilgileri geçerli ve haklı sebepler olmadığı takdirde kaldıramayacağını ifade etmiştir.
Yukarıda Google bilgi kaldırma ve google içerik silme işlemlerinin nasıl ve hangi durumlarda yapılacağı ifade edilmiştir. Fakat Google üzerinden bilgi ve içerik kaldırma işlemi tamamen internet ortamından kaldırmak anlamı taşımadığı sadece Google arama sonucunu kaldırma işlemi gerçekleştiği anlamı taşımaktadır. Google bilgi kaldırma ya da Google içerik silme işlemlerini gerçekleştirmenin yanında Google’dan isim silme hizmeti de vermektedir.
Arama motorlarından isim silme için doğrudan Google üzerinden yapılan bir işlem yeterli olmayacaktır. Son zamanlarda sosyal medya kullanım oranları arttığı için Google arama motoru üzerinden kişilere rahatlıkla ulaşma imkânı da artmıştır. Google’dan isminizin silinmesi için ilk olarak Google ile iletişime geçilmektedir. Teknik açıdan bu talebin gerçekleşmesi Google tarafından mümkün değilse alanında uzman kişiler tarafından Google’a bildirimde bulunulabilir. Böylece gerekli içerik ve bilgilerin kaldırılması sağlanabilmektedir.
Google’ın misyonu, dünyanın bilgisini organize etmek ve bu bilgileri evrensel olarak erişilebilir ve kullanışlı bir hale getirmektir. Bu nedenle, istediğimiz ve rahatsız olduğum herhangi bir bilgi ve içeriği kaldırmamız o kadarda kolay olmamaktadır. Geçerli ve haklı bir sebep (kredi kartı numarası, banka hesap no, kimlik no, müstehcen fotoğraf vb.) olduğu takdirde Google bilgi kaldırma işlemi yapmaktadır. Aksi takdirde yasal işlem olarak başvurmak gerekmektedir. Bunun için ise alanında uzman kişiler tarafından yardım istemek olmalıdır.
Google İçerik Silme, Google Bilgi Kaldırma, Google İsim Sildirme, Google Arama Sonucu Kaldırma, Arama Motorlarından İsim Kaldırma gibi konularda EKoruma’dan destek alabilirsiniz.